Sana nasıl acı çektiğimi anlatmak istiyorum,
Ama kelimelerle bunu beceremiyorum.
Sanırım kelimeleri kullanmasını bilmiyorum,
Ya da onlar acımı anlatmaya yetmiyorlar...
Hani bir gökdelenin tepesine çıkarsın da,
Atlamak için aşağıya baktığında;
Aşağıdan o kadar da yüksek olmayan o gökdelen,
Sanki uzaydan dünyaya bakıyormuş gibi gelir ya insana...
Aslında kararlısındır oraya çıktığında,
Oraya kararlı bir şekilde çıkabilme cesaretini göstermişsen zaten atlarsın...
Ama bi an durup düşünürsün;
"Acaba ne kadar acı çekerim?" diye...
Sonra yüreğindeki o acının sesini duyarsın tekrardan,
Onu yaşamaya başlarsın...
Ve o an anlarsınki;
İçindeki acıdan daha fazlasını yaşayamazsın hiçbir zaman...
Kendini bir anda o boşlukta bulursun...
Tam zemine çarpıp ölüceğin anda,
O 1-2 saliselik zaman diliminde,
Yaşadığın acı yüreğindekinden daha büyük olur aslında...
Yüreğimdeki acı,
Tam da bu şekil işte;
Ben o gökdelenden atladığımda,
O kısacık sürede yaşayacağım acıyı,
Sana bu kadar yakınken,
Bir o kadar uzak oluşumu yaşarken hissediyorum...
Anla artık nasıl acı çekiyorum...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder