12 Şubat 2013 Salı

Özledim Çok Özledim../Akrostij

Sesini duyar gibi oldum,
Uykularımın derinliklerinden,
Leylam olmuşsun mecnununkinden,
Tanıyamadınmı ben mecnun; leylanınkinden...
Adlarımızın farkına takılma,
Ne farkım kaldı ki leylanınkinden?
Islak ıslak sana gelmedim mi?
Mağlup olup aşkına acılara boyun eğmedim mi?...

Sevgimin şahidi uykusuz gecelerim,
Esirinim ben senin yüreğinin,
Nedendir bu denli sana olan sevgim?
İstenmeyecek kadar az mı sevgim?

Sevmeye doyamam gül yüzünü,
Ellerim hasret kokuyor yokluğundan ötürü...
Verdiğim değerin bu mu hakederi?
İnanırsan bana daha da mutlu edebilirim seni...
Yorgun bitap düştü yüreğim,
Orta kaldı sevgim, sanki bedenim yarı çıplak...
Ramak kalmıştı hayatıma son vermeme,
Ummadığım anda yaktın beni gözlerindeki ateşinle...
Mutluyum seninle, mutluluğumuzu daha fazla bekletme...

||Ahmet Çağatay/Özledim Çok Özledim...

Seni Nasıl Özledim Bir Bilsen...

Seni ne çok özledim bir bilsen...
Her gece mutlu anlarımızı ölümsüzleştiren karelere bakıp bakıp ağladım,
Gözyaşlarım yerine yüreğimden sızan kan'lar damladı yanaklarıma,
İçinde sensizliğin verdiği yorgunluk,
Yokluğunun verdiği acı
Ve sana olan hasretim vardı damlayan her pıhtılaşmış kanımda...

Damarlarımda gezerken sen,
Yaşayabilmem için o kadar gerekli olan sen;
Yoktun yanımda...
Belki de ben ağlarken senin için, bizim için...
Sen komedi sahnelerinin vazgeçilmez seyircisiydin...

Seni ne çok özledim bir bilsen...
Bir görebilsen senin için nelerden vazgeçebilceğimi...
Bir anlasan seni ne kadar mutlu edebileceğimi...
Çıkıp gelsen şimdi yanıma,
Bir kere gülsen yüreğimin derinlerine,
İlmek ilmek işlesen sıcaklığını yüreğime...
Bende özledim seviyorum desen...
Herşeye sil baştan yapabilsen...

Ahhhhh güzelim ahhh...
Sonradan kurucağın keşke'li cümlelerini şimdiden görebilsen,
Hasret yerine hayatımıza mutluluğun girmesine izin versen,
Senin için toprakla sevişmeye hazır olduğumu bile bile yakmasan canımı...
Ya da verebilsem yüreğimi eline de;
O anlatsa sana seni nasıl sevdiğimi...
Baksana şiirlerimin her mısrasında bile sen varsın...
Bende bu kadar sen varken,
Sen nasıl uzağımda kalırsın?
Bırak gurur yapmayı,
Özledim diyorum, seni seviyorum...
Sana ihtiyacım var diyorum,
N'olur bir kere de beni anlasan...
Bir gece de resimlerin yerine yüzüne baktırsan,
Bu defa özlediğimden değil de;
Dizlerine uzanıp mutluluktan ağlasam...
Seni burda anlatamadığım kadar çok özledim desem,
Sever misin beni yeniden?
Parmağına takıcağım yüzüğü,
Sadece kefenimin üstüne koymak için çıkartıcağına söz verebilir misin?
Benimle yaşayamasan da benimle ölebilir misin?
Seni ne çok özledim...
Bağırsam burdan yüreğine duyurabilir misin sesimi?...
Hadi gel desem,
Çıkıp gelir misin sevdiğim? Gelebilir misin?...



9 Şubat 2013 Cumartesi

Herşeyim Sende Benim


Sen hiç uyumadan, 
Sabahlara kadar onu düşünebilir misin?
Ya da geceler boyunca,
Ona hitap eden şarkıları söyleyebilir misin bağıra bağıra?
Onun yokluğuna alışmak için;
Kendini feda eder misin her gece kafa yapan maddelerin varlığına?
Yaşayabildiğim kadar anlatamadığım bu acımı,
Yaşamaya katlanabilir misin her gün, her gece?
Sen el bebek gül bebek büyütülmüş narin bir bebek gibisin...
Ne sevmeyi öğrenebilmişsin,
Ne de sevilmeyi öğrenebilmişsin...

Sen hiç ağladın mı onun adını duyduğun her an?
Gözlerin düşüncelerine isyan edercesine,
'Bırak artık onu düşünme' dercesine,
Yağmurlarını yağdırdı mı ton ton yanaklarına?
Ve burnun, gök gürültüsü baabında eşlik ettimi göz kapaklarının yağmurlarına?...
Onun çekip giderken ki hayali gözlerine yansıdığında,
Ellerin saçlarını yoldumu tel tel?
Ya da dönüp baktığında onunla geçirdiğin günlere,
Bir tek bile kötü anı hatırlayamadığın için kızıp sinirlendin mi kendine?
Susmasını öğrenememişsin sen aslında,
Hep sustuğunu sanardında...
Pabuç kadar dilini saklayamazdın ki;
Doğru söyleyemediğin gibi, söyleyenide sevemezdin...

Sen hiç onu üzdüğün için pişmanlık duydun mu yüreğinde?
Bir kez daha yandımı canın?
Bıçak saplanmış gibi en derinlerine...
Ölüm nedir bilir misin sen?
Ya da yaşarken ölmeyi?
Onsuz yaşamak nedir bilir misin sen?
Eminim ki yine ukalalık eder, bilirim dersin...
Sen duygusuz, vefasızın birisin...
Sen sensiz yaşamayı nerden bilebilirsin ki?
Her aynaya baktığında görebildiğini,
Her istediğinde dokunabildiğini nasıl özleyebilirsin?
Sen ne özlemeyi bilirsin,
Ne de özleniyor olabilmenin değerini...

Utanmazsın belki sorarsın yine,
''Neden seviyorsun beni?'' diye...
Dur sen yorulma sevdiğim ben cevap vereyim,
Sana ne verdiysem aldın,
Duygularımı, umutlarımı, hasretlerimi...
Neyim var neyim yoksa sende benim,
Bir ara 'canım' dedim sana,
Onuda sana verdim sandın,
Canımı da alıp benden kaçtın...
Yani sevdiğim;
Herşeyim sende benim...
Sende birazcık seviyorsan eğer;
Bu aşk bekletmeye mi değer?

//Ahmet Çağatay

7 Şubat 2013 Perşembe

Yağmurlar;
Sensiz geçirdiğim gecelerde,
Sesimi duyan gökyüzünün, yaşadığım acıya dayanamayışından...

Tarifi Yok Sevgimin(Seslendirilmiş)

Kafiyeler ektim kağıtlara tonlarca,
Tonlarca gözyaşımla suladım biriktirdim, büyüttüm, cümleleri...
Sevdiğimden değil seni,
Belki özlediğimden gözlerini...
Belki de gülüşüne doyamadığımdan dolar gözlerim...

Kim ne diyor hakkımda bilmiyorum,
Kimine göre serseri,
Kimine göre aşk'ından ayyaş olmuş bir şairim...
Belki de deliyimdir,
Senin gibi sevmesini bilmeyen birini sevdiğimden beri...

Aşkına adadım tüm benliğimi,
Yaktım yıktım gurur denen aşk karşıtı illetimi...
Önüne serdim herşeyimi,
Geri çevirmedin sunduklarımı sahiplendin tüm duygularımı...

Çok bekledim gittiğinden beri geri gelmeni,
Geri gelmesen geri verirsin sandım benden gasp ettiklerini...
Duygusuz kaldım sensiz kaldım da;
Sensizliğe alışamadım,
Aşk şehrinin sessiz sokaklarında...

Dayanamıyorum yokluğuna,
Alışamıyorum sensizlik illetinin bu acısına,
Koysan başını omzuma;
Uyuya kalsan ölene dek, yanıbaşımda...

Yokluğunda döktüğüm gözyaşlarımı,
Senelerce akıtırım bifiil huzurunda...
Gerekirse kırmızıyada boyarım,
Gözyaşlarımı damla damla...

Tarifi yok bendeki sen sevgisinin,
Sev diye ısrar edemem ki; hiç 'sev beni' demedim...
Yanımda olmandı tek beklediğim...
Ne sevgini istedim ne de nefretini,
Ben hayatım boyunca birgün benim olmanı bekledim...

Dönmeyi bilemedin bari 'gel' demesini öğrenseydin,
Hiç mi görmedin geceleri seni nasıl özlemişim...
Kör olan bendim bu aşk girdabında,
Ben senin içindeki o küçücük ateşi gördüm bu kör oluşumla...

Hangimiz yanıldık, hangimizdi esas kör olan?
Sevgimi göremeyen sen mi?
Yoksa sende gördüğünü sevgi sanan ben mi?





Tarifi Yok Sevgimin

Kafiyeler ektim kağıtlara tonlarca,
Tonlarca gözyaşımla suladım biriktirdim, büyüttüm, cümleleri...
Sevdiğimden değil seni,
Belki özlediğimden gözlerini...
Belki de gülüşüne doyamadığımdan dolar gözlerim...

Kim ne diyor hakkımda bilmiyorum,
Kimine göre serseri,
Kimine göre aşk'ından ayyaş olmuş bir şairim...
Belki de deliyimdir,
Senin gibi sevmesini bilmeyen birini sevdiğimden beri...

Aşkına adadım tüm benliğimi,
Yaktım yıktım gurur denen aşk karşıtı illetimi...
Önüne serdim herşeyimi,
Geri çevirmedin sunduklarımı sahiplendin tüm duygularımı...

Çok bekledim gittiğinden beri geri gelmeni,
Geri gelmesen geri verirsin sandım benden gasp ettiklerini...
Duygusuz kaldım sensiz kaldım da;
Sensizliğe alışamadım,
Aşk şehrinin sessiz sokaklarında...

Dayanamıyorum yokluğuna,
Alışamıyorum sensizlik illetinin bu acısına,
Koysan başını omzuma;
Uyuya kalsan ölene dek, yanıbaşımda...

Yokluğunda döktüğüm gözyaşlarımı,
Senelerce akıtırım bifiil huzurunda...
Gerekirse kırmızıyada boyarım,
Gözyaşlarımı damla damla...

Tarifi yok bendeki sen sevgisinin,
Sev diye ısrar edemem ki; hiç 'sev beni' demedim...
Yanımda olmandı tek beklediğim...
Ne sevgini istedim ne de nefretini,
Ben hayatım boyunca birgün benim olmanı bekledim...

Dönmeyi bilemedin bari 'gel' demesini öğrenseydin,
Hiç mi görmedin geceleri seni nasıl özlemişim...
Kör olan bendim bu aşk girdabında,
Ben senin içindeki o küçücük ateşi gördüm bu kör oluşumla...

Hangimiz yanıldık, hangimizdi esas kör olan?
Sevgimi göremeyen sen mi?
Yoksa sende gördüğünü sevgi sanan ben mi?

6 Şubat 2013 Çarşamba

Sevgi Bahçesi


Cesaretsiz yüreğimi esir almış sevgi bahçesi,
Dokunmaktan korkar oldum içinde,
Adının harfleri geçen her sevgi çiçeğine,
Ne kadar ürkütse de dikenleri,
Vazgeçemiyorum sevgini göstereceğin o günü beklemekten...

Sana dön gel diyemicek kadar güçsüzüm şu anda,
Ne yaptığımı bilemicek kadar seninle dolu bilinçaltım,
Bir o kadar da özledim seni aslında,
Dualarımı duymayışın göremediğim sevginle ahbab bu akşam...

Yıldızlardan dinle içimdeki sevgimi onlara haykırdım bu gece,
Kaldır başını bak gökyüzüne,
Eminim onlarda çizecektir silüetimi göklere...

Tek bir istediğim bakmasını bil,
Göremiceğin birşey yok içimde...
Sevilmeden sevdim onca gün gece,
Sevseydin belki bende olurdum 'Ferhat' bir şirineye...

Aşk içimdek mapuslarda yatıramadığım,
O üç harfli tek hece...
Söylenmesi bile başlatır lanetini
Tüm yüreklerde...

Sen cesaretsiz yüreğimin esir kaldığı sevgi bahçesi,
Dikenleri bırak doya doya sarayım seni kollarımla,
Her gülün dikeni vardır ve gülü seven dikenine katlanır ama;
Sen sevdirmekten çok kendini,
Yaktırıyorsun bana ciğerlerimi...

Aldığım her dumanda kafam ne kadar güzel olsa da;
Altımdakileri siktir edip seni hayal ediyorum yataklarda...
Sana verdiğim her değer ayarını bilemediğin altın gibi...

Demicektim ama;
Döküyorum artık içimi ne de olsa okumıyacaksın bunu da,
Seni çok özledim sevdiğim,
Közlediğin ciğerlerimden çıkan duman bile senden bana yadigar,
Seni hatırlatıyor gözlerinden ışık saçan her insan...

Gel diyemem ama gel dersen durmam bir dakika,
Kırarım gururdan kalkanlarımı istersen yalvarırım sana...
Öldürmeden bendeki beni sen sevgisi,
Sen gel sevginle yaşat beni...